"TÜM BİLDİKLERİMİ TELEVİZYONDA ANLATACAKKEN..."

9 Kasım'da Karasu ilçesi Kurudere Mahallesi'ndeki evinden çıkan Erdal Sakız 19 Kasım'da Hendek'teki Çam Dağı mevkisinde aracında ölü bulunmuştu.

Müge Anlı'nın programına çıkan Erdal Sakız'ın tüccar arkadaşı Ersin Koç, eşi L. Koç ve oğlu S. Koç, Sakarya Jandarması tarafından canlı yayın çıkışında gözaltına alınmıştı.

Cezaevine gönderilen Ersin Koç sosyal medya hesabından bir paylaşım yapıldı. Cezaevinden mektup yazıldığı belirtilirken Koç'un elinde yazdığı yazıların olduğu bir fotoğrafta paylaşıldı.

Katil zanlısı yazdığı mektupta "bu satırları kahpe dünyadan yazıyorum" diyerek "beni iyi tanıyanlar ise benim ve ailemin her ne olursa olsun bir cana kıymayacağımı iyi bilir." ifadelerini kullandı.

Kendisi ve ailesine iftira atıldığını belirten Ersin Koç, “Ancak bir gün bu olayın gerçeği de tepki alır. İşin duyulmayanı olmaz kelimesindeki gibi bu olayın da gerçeğini herkes bilecek ve o zaman beni tanıyanlar, içimi dışımı bilenler "bak biz biliyorduk" diyecekler. Ancak beni tanımayanlar ise konuştuklarından utanacaklar. Doğruyu er geç bir yıl sonra öğrenirsiniz çünkü mahkemelerim var. Bitsin cezamı alayım ondan sonra yazdığım kitabı okuyunca eğriyi doğruyu göreceksiniz ve bu olay Türkiye hukuk tarihine "Zalimin Mazlumu Yok Ettiği Dava" diye geçecek" dedi.

"TÜM BİLDİKLERİMİ TELEVİZYONDA ANLATACAKKEN..."
Katil zanlısı Koç mektubun devamında; "Tüm bildiklerimi televizyonda anlatacakken düğmeme basıldı ve susturuldum ve şimdi ise Erdal'ın katili olarak yargılanıyorum. Bu yazdıklarımdan daha açık yazmıyorum çünkü dışarıda kızımın can güvenliği yok ve zaten dışardayken ispatlayamadığımız olayı şimdi cezaevinde hiç aydınlatamayız. Olayın ikinci günü cinayeti çözüyorduk ki birileri anında müdahale etti ve ekipleri yanılttı. Hem de deliller de orada kayboldu." iddiasında bulundu.

Cinayet zanlısı Ersin Koç, mektubun sonunda cinayeti kendisinin çözmek üzere iken tutuklandığını ileri sürerek şunları yazdı: "Maalesef Erdal Sakız cinayeti çözülmedi KARARTILDI. Hem de kamuyu ve soruşturma görevlilerini yanıltarak karartıldı. Yoksa Karasu İlçe Jandarma Ekipleri ve Muhtar Eyüp Dinç ile ben daha olayın ikinci günü cinayeti çözüyorduk ki birileri anında müdahale etti ve ekipleri yanılttı. Hem de deliller de orada kayboldu. Medyaya gelince Gürcistan'a gitmemi kaçma olarak yayınlayıp değerlendirdiler ama tatilini, işini gücünü, cenazesini, hastasını bırakıp da uykusuz ve yorgun Erdal'ı aradı demediler. İşte malesef medya da böyle olaya hep tersten baktıkları için şimdi hepimize birileri göbeğini kaşıyarak gülerken sizler orada ben ve ailem burada canımız yanıyor!
ERDAL SAKIZ'I KORUYAMADIĞIM İÇİN BENİ AFFEDİN.
HOŞÇAKALIN ALLAH'A EMANET OLUN."