"Ramazan ayı bağımlılıktan kurtulmak için bir fırsat"
Doç. Dr. Bahadır Geniş, Ramazan'ın sigarayı bırakmak isteyenler için önemli bir fırsat olduğuna da işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu dönemde bizlere başvuran ve sigarayı bırakmak isteyen insanların sayısında artış oluyor. Kişiler, Ramazan ayını bir fırsat dönemi olarak görüyor. Burada kişinin motivasyonunun olması çok önemli. Kendi isteği ve tasarladığı motivasyonlarla sigarayı bırakma girişiminde bulunduğunda işler daha da kolaylaşıyor. Zaten kişi, orucunu tutarken ona zarar verdiğinin farkında olduğu sigaradan da uzak duruyor. Örneğin bizlere kumar bağımlılığını bırakmak için başvuran bir hastamız vardı. 'Şeytanlar bile bu ayda bağlanıyormuş. Ben 'Ramazan ayında kumar oynarsam şeytandan da kötü olurum. Ramazan ayında asla kumar oynamam' şeklinde düşünceleri oluşuyordu. Bu açıdan Ramazan ayı herkes için bağımlılıklardan uzaklaşmak adına bir fırsat olabilir."
"Psikoterapi, çok önemli bir seçenek"
Sigarayı bırakma sürecinde kullanılan yöntemleri de anlatan Geniş, "Sigara bırakma konusunda birkaç yöntemimiz var. Bunlar nikotin sakızı, nikotin bantları, ilaç tedavisi ve psikoterapi. İlaçlı tedaviyi Ramazan ayında uygulamak belki pek mümkün olmuyor ama psikoterapi burada çok önemli bir seçenek olarak ön plana çıkıyor. Sigarayı bırakmakla ilgili davranışların yerine oturması açısından çok önemli. Biz psikoterapilerde hastanın sigara içme nedenlerini, bırakma denemelerini, aile öyküsünü ve daha birçok şeyi öğrenmiş oluyoruz. Sigara bırakma döneminde onun için tetikleyiciler ne olabilir, bıraktığında ne gibi şeyler yapabilir tüm bu süreçleri takip edip değerlendiriyoruz. Bu açıdan baktığımızda psikoterapiler rahat uygulanabiliyor çünkü dışarıdan aldığınız hiçbir madde yok, ilaç tedavisi vs. gibi de değil. Bu aşamada psikoterapilerin diğer tedavi yöntemlerine göre daha önde olduğu söylenebilir" ifadelerini kullandı.
"Vücudumuz iyileşmek için can atıyor"
İnsan vücudunun kendini yenileme ve iyileşme kapasitesine sahip olduğunu belirten Doç. Dr. Bahadır Geniş, "İftardan sahura kadar ardı ardına sigara içiyorsak burada bir rahatlama beklemek söz konusu olamaz ama miktar olarak bile azaltmak bir fırsat olarak görülebilir. Ne kadar az kullandıysak doğal olarak hem akciğerler açısından hem kalp açısından, eklem ve bağırsaklar açısından da muhakkak ki artı yönleri olur. Vücudumuz zaten iyileşmek için can atan bir yapıda. Bu yüzden eskiye nazaran ne kadar az sigara içilirse vücudunda o kadar iyileşebileceğini söylemek mümkün" diye konuştu.
"Durum kadınların aleyhinde sürüyor"
Ayrıca Bahadır Geniş, kadınlarda sigara kullanım oranının arttığına da dikkat çekerek, "Cinsiyetler açısından değerlendirme yaparsak erkeklerde bu daha belirgin. Sadece sigara değil, diğer bağımlılıklarda da bu böyle ancak seyrin değiştiğini ve bu sayıların kadınların aleyhinde işlediğini söylemek mümkün. Geçmiş yıllarda yapılan çalışmalar bize, erkeklerin yoğun miktarda sigara kullandığını, kadınlarsa görece daha az kullandığını söylemekteydi. Şu aşamada erkeklerin kullanım oranı azalıyor. Erkeklerin lehine olan senaryo bu ama 2015'den sonra kadınların sigara kullanım oranı arttı, yüzde 5-8 arasında. Bu da senaryonun kadınların aleyhine geliştiğini gösteriyor. Sigarayı bırakmak için başvuran kişi sayısına baktığımızda erkekler yoğunlukta ama uzun zaman için baktığımızda kadınların aleyhine" şeklinde değerlendirmelerde bulundu.