Rektör Sarıbıyık: Yatay mimari hassasiyetimiz devam etmeli

DUYGU ALAZ / KAMERA: ZÜLAL CEREN MISIR

Rektör Sarıbıyık, Spor Bilimleri Fakültesinde gerçekleşen toplantıya Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi (DAMER) ve İnşaat Mühendisliği Bölümü akademisyenleriyle katıldı.

Toplantıda, deprem bölgesine giden akademisyenler “Deprem bölgesi izlenimleri ve Sakarya” konseptiyle deprem bölgesindeki değerlendirmelerini paylaştı.

Toplantıda açıklamalarda bulunan Rektör Sarıbıyık, “Enkazda 34’e yakın kayıplarımız var. Tabi ki Türkiye’nin her yerinde bu acılar hissedildi. Bizde bu acıları aynı şekilde hissettik. Depremin ilk gününden itibaren Üniversitemizden AFAD ekibimiz hemen bölgeye intikal ederek uzun süre orada arama kurtarma faaliyetlerinde bulundular. Birçok cana ulaştılar. Onlara teşekkür ediyorum. Bir taraftan da tabi ki acil ihtiyaçlara yönelik olarak hemen burada arkadaşlarımız bağış kampanyası başlattı. Hemen ardından bir tır dolusu gıda kolisi gönderildi. Barınma ihtiyacı için konteyner ile ilgili çalışmalar gerçekleştirdiler. Ekmek ihtiyacı için öğrencilerimiz ekmek yaptılar, kıyafet için yine öğrencilerimiz kıyafet dikimi çalışması gerçekleştirdiler. Otelimizi depremzede misafirlerimiz için açtık. Hala da depremzedeler için hizmet vermeye devam ediyor. Bunun yanında Spor Bilimleri Fakültemizde hocalarımız oradan gelen çocuklar için programlar düzenlediler, bir nebze de olsa o sıkıntılı günleri unutturmaya çalıştılar. Bilhassa biz her aşamada ihtiyaca yönelik olarak çalıştık ve çalışmaya da devam ediyoruz. Bunların içerisinde çok kıymetli çalışmaları yapan özellikle Deprem Araştırma Merkezimizin hocaları günlerce orada kaldılar. Yakın gelecekte tekrar davet ediliyorlar ama deprem dersleri de başladı. Duruma göre tekrar değerlendireceğiz. Bugün sizlerle o bölgede görmüş oldukları tecrübeleri ve bu tecrübelerin de şehrimize yansımalarını aktaracaklar. Çok sayıda binayı bizzat incelediler. 1500 civarında binayı raporladılar. Tabi ders almak son derece kıymetli. Orada gördüklerimizin buraya yansıması nasıl olur, ya da tersten baktığımızda arkadaşlarımın bana söylediği ve benim de oraya gittiğimde gördüğüm 99 depremi sonrasındaki aynı burada yaşadığımızın bir benzeri orada yaşanıyor. Korkuyoruz ki, orada yaşanan depremin bir benzeri bir sonraki yerlerde yine yaşanacak gibi duruyor. Onun için bizim hızlı bir şekilde kararlar almamız hızlı bir şekilde çözümler üretmemiz gerekiyor. Özellikle Adapazarı ve çevresi için şunu söylemekte fayda var çok isabetli bir karar olarak yatay mimari ile ilgili olan hassasiyetimizin kesinlikle devam etmesi, yeni imar yerlerinin mutlaka sağlam zeminlerde ve tarım arazilerinin dışında yapılması ile ilgili olan kısımda son derece hassas olan konular. Unuttukça bir şeyler ilave etmeye çalışıyoruz ama bu huyumuz maalesef bitmiyor. Bundan vazgeçmemiz gerektiğini düşünüyorum. Deprem Araştırma Merkezleri kurduktan sonra birlikte çalışmak adına Büyükşehir Belediyemizin de kurmuş olduğu Deprem Daire Başkanlığı ile birlikte birtakım çalışmaları, AFAD koordinasyonunda bir takım çalışmaları da birlikte yönetiyoruz. Bununla ilgili şehirdeki veriler toplanıyor. Binaların genel durumu değerlendiriliyor. Bir sonraki adımda da o binalara ait detaylı değerlendirmeler gerçekleştirilecek ve hızlı bir şekilde de gerekli tedbirler alınacak.” İfadelerine yer verdi.