Şahin'in değerlendirmesine göre, geçen yıl toplam deniz balıkları avcılık miktarının 290 bin ton olduğu ve bunun 80 bin tonunun balık unu ve yağı fabrikalarına gittiği düşünüldüğünde, fabrikalara giden balığın 65 bin tonunun hamsi olması kritik bir durumu ortaya koyuyor:
"Fabrikalara küçük hamsileri gönderiyoruz, demek ki henüz üreme şansı yakalayamayan küçük balıkların avcılığı devam ediyor. Süreç böyle devam ederse daha da kötü olacak."
Tehlikenin Adı: Aşırı Av ve Kirlilik
Hamsi stoklarındaki azalmanın arkasındaki nedenleri açıklayan Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Şahin, istilacı bir türün olmadığını ancak iki ana tehdidin bulunduğunu belirtti:
Aşırı Av Çabası: Hamsiyi etkileyen en önemli unsurun "aşırı av çabası" veya "yanlış avlanma tercihi" olduğunu söyledi.
Kirlilik: Özellikle kıyısal alanlardaki kirliliğin de hamsi stoklarını azaltma yönünde ciddi etkisi olduğunu kaydetti.
Şahin, son 20 yılda avcılığın sürekli düştüğüne ve avlanan balıkların boyunun da küçüldüğüne dikkat çekerek, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bu seneki av oranlarına bakarak hamsi av sezonunu tamamen kapatmak gibi çok daha sert ve sınırlayıcı önlemler alması gerekeceği uyarısında bulundu.