USD 32,48
EUR 34,74
ALTIN 2.439,55
BIST100 9.916
İHBAR hattı 0552 642 79 79

Kabızlıktan kurtulmanın yolları

Özel MEDAR Hastanesi Diyetisyen İrem Zorgör, kabızlığın önlenmesi için lifli besinler ve bol su tüketilmesi gerektiğini söyledi.

Kabızlıktan kurtulmanın yolları
20 Haziran 2022 | 09:33
Son Güncelleme:

Sakarya Özel MEDAR Hastanesi Diyetisyen İrem Zorgör, kabızlık hastalığı hakkında bilgi verdi.

Kabızlığın hareketsizlik gibi nedenlerle bağırsakların yeterince çalışmamasının kabızlığa yol açabildiğini belirten Diyetisyen İrem Zorgör, kabızlığın önlenmesi için özellikle kuru erik, kuru kayısı ve bol su tüketilmesi gerektiğini kaydederek, “Kabızlık çok sık rastlanan sindirim sistemi sorunlarından biridir. Bağırsak hareketliliğinin düşmesi sonucunda görülür. Genellikle düzensiz beslenme, az su içme, seyahat vb. durumlar kabızlık görülmesine sebep olabilir.” dedi.

“Kabızlığa yakalanmamak için günde 2-2,5 litre sıvı tüketilmeli”

Diyetisyen İrem Zorgör, şöyle devam etti; “Kabızlık nasıl önlenir? Kabızlık yaşandığında beslenme nasıl olmalıdır?” sorularına cevap vermek gerekirse: Öncelikle su tüketimi dikkat edilmesi gereken birinci adım. Günde 2-2,5 litre su içmek vücudun genel işleyişine devam edebilmesi için büyük önem taşıyor.”

Kabızlıktan kurtulmak için narenciye, baklagil ve kuruyemişler tüketilmeli

Kabızlıktan kurtulmak için ikinci adımda tüketilmesi gerekenleri açıklayan Diyetisyen Zorgör, "Havaların ısınmasıyla su kaybı da ister istemez artacağı için takibini yapmak günlük hedefi tamamlamak gerekiyor. İkinci adım ise lifli-posalı beslenmek. Lif dediğimiz şey aslında vücutta sindirilmeyen, bağırsak geçişi sırasında da bağırsak hareketliliğini destekleyen bir karbonhidrat çeşididir. Başta da bahsettiğim gibi kabızlık hareket düşüklüğü nedeniyle meydana geldiği için hareketi desteklemek kabızlıkta bize yardımcı olacaktır. Lifli besinlere beslenmemizde yer vermek adına ufak değişikliklere gidilebilir. Örneğin beyaz ekmek yerine tam buğday-tam tahıllı ekmekler tercih edilmelidir. Brokoli, mısır, karnabahar, havuç, patates gibi sebzeler; elma, narenciye türü meyveler; bezelye, nohut, kuru fasulye gibi baklagiller; kuruyemişler (kuru kayısı, kuru erik gibi) ve tohumlar (chia tohumu gibi) yine liften zengin besinler arasındadır" diye konuştu.

Son adımda probiyotiklerin önemine değinen Diyetisyen Zorgör, "Üçüncü adımda amacımız bağırsak florasını güçlendirmek. Burada yardımımıza probiyotikler koşuyor. Ev yapımı yoğurt, kefir gibi süt ürünleri; turşu gibi fermente ürünler probiyotikten zengin besinler olduğu için beslenmede yer verilmelidir" dedi.