USD 42,52
EUR 49,59
ALTIN 5.759,36
BIST100 10.919

Her 6 Kişiden 1'i Kısırlıktan Etkileniyor

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yayımlanan yeni bir rapora göre, dünya genelinde yetişkin nüfusun yaklaşık yüzde 17,5'i (yani her 6 kişiden 1'i) yaşamları boyunca kısırlık sorunuyla karşılaşıyor. DSÖ, kısırlık yaygınlığının düşük, orta ve yüksek gelirli ülkeler arasında benzer oranlarda olduğunu belirterek, bunun küresel bir sağlık sorunu olduğunu vurguladı.

Her 6 Kişiden 1'i Kısırlıktan Etkileniyor
29 Kasım 2025 | 13:39
Son Güncelleme:

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yayımlanan yeni bir rapora göre, dünya genelinde yetişkin nüfusun yaklaşık yüzde 17,5'inin (yaklaşık her 6 kişiden 1'i) yaşamları boyunca kısırlık sorunuyla mücadele ettiği ortaya çıktı. Bu çarpıcı veri, uygun fiyatlı ve yüksek kaliteli doğurganlık bakımına erişimin küresel çapta acil bir sağlık ihtiyacı olduğunu gösteriyor.

Kısırlık Küresel Bir Sağlık Sorunu

Rapor, kısırlık yaygınlığının yüksek, orta ve düşük gelirli ülkeler arasında karşılaştırılabilir oranlarda olduğunu ortaya koyarak, sorunun küresel önemini vurguluyor. Yaşam boyu yaygınlık oranı yüksek gelirli ülkelerde yüzde 17,8 iken, düşük ve orta gelirli ülkelerde yüzde 16,5 olarak belirlendi.

DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, bu durumu, "Rapor önemli bir gerçeği ortaya koyuyor: Kısırlık ayrımcılık yapmaz," şeklinde değerlendirdi. Ghebreyesus, etkilenen insan sayısının fazlalığının, doğurganlık bakımına erişimin genişletilmesi ve bu sorunun sağlık politikalarında artık göz ardı edilmemesi gerektiğini gösterdiğini belirtti.

Yüksek Maliyetler ve Eşitsizlik

Kısırlık, 12 ay veya daha uzun süreli düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye rağmen gebeliğin sağlanamaması olarak tanımlanan, ruhsal ve psikososyal refahı ciddi şekilde etkileyen bir hastalıktır. Sorunun bu denli yaygın olmasına rağmen, tüp bebek (IVF) gibi tedaviler de dahil olmak üzere çözümler, yüksek maliyetler ve sınırlı erişilebilirlik nedeniyle hala yeterince finanse edilmiyor ve birçok kişi için ulaşılmaz durumda.

DSÖ Cinsel ve Üreme Sağlığı Direktörü Dr. Pascale Allotey, çoğu ülkede doğurganlık tedavilerinin büyük ölçüde hastaların kendi ceplerinden finanse edildiğini ve bunun yıkıcı maliyetlere yol açtığını vurguladı. En yoksul ülkelerdeki insanların, daha zengin ülkelere kıyasla gelirlerinin daha büyük bir kısmını bu bakıma harcadığı ve yüksek maliyetlerin yoksulluğa sürükleyen bir tıbbi yoksulluk tuzağı oluşturduğu belirtildi. Allotey, "Daha iyi politikalar ve kamu finansmanı, tedaviye erişimi önemli ölçüde iyileştirebilir," dedi.

DSÖ'den Veri Çağrısı

Yeni rapor, kısırlığın küresel yaygınlığının yüksek olduğuna dair güçlü kanıtlar sunarken, birçok bölgede sürekli veri eksikliği olduğunu da vurguluyor. DSÖ, kısırlığın niceliksel olarak belirlenmesi ve risklerin azaltılması için yaşa ve nedene göre ayrıştırılmış ulusal kısırlık verilerinin daha fazla erişilebilir olmasını talep ediyor.