“Eğirdir Gölü en kötü dönemini yaşıyor”
Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Küçük, gölde yaşanan sürecin yıllar önce bilimsel olarak öngörüldüğünü söyledi. Küçük, “Eğirdir Gölü ve Türkiye’nin Göller Bölgesi en kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Son günlerde gölün ikiye ayrılması bu durumun en somut göstergesi. Bu, canlı bir organizmada bir organın diğerinden ayrılması gibi” dedi.
“İnsan müdahalesi kuruma sürecini hızlandırıyor”
Küçük, iklim değişikliğinin yanı sıra tarımsal faaliyetlerin de göl üzerinde ciddi baskı oluşturduğunu vurguladı: “Son 20–30 yılda bölgede yoğun tarım, meyvecilik ve sulama faaliyetleri, göllerin doğal sürecini hızlandırarak erken kurumasına yol açtı. İnsan müdahalesi devam ettikçe göllerin kurumamasını beklemek mümkün değil.”
“10 yıl boyunca yağmur yağsa da eski haline dönmez”
Gölün derinliğinin yalnızca bir yılda yaklaşık 1 metre azaldığını kaydeden Küçük, “Şu anda bile 10 yıl boyunca aralıksız yağmur ve kar yağsa, biz çekilen yer altı sularını eski seviyesine getiremeyiz. Mevcut gidişat sürerse 10 yıl içinde Eğirdir Gölü iki küçük çanak gölüne dönüşebilir” ifadelerini kullandı.
“Çözüm doğadan değil, insan elinden geçiyor”
Yer altı sularının yalnızca içme suyu için kullanılmasının şart olduğunu belirten Küçük, “Yer altı suları tarımsal kullanım için çekildikçe göl, çatlak ve düdenlerden su kaybetmeye devam edecek. Belediyeler dahil tüm kurumların su tasarrufu konusunda örnek olması şart. Refüjlerde çim sulamak yerine daha dayanıklı peyzaj uygulamalarına geçmeliyiz” diye konuştu.