İngiltere de Filistin’in Yanındaki Yerini Aldı
Filistin’in bağımsız devlet olarak tanınması sürecinde Batı dünyasından gelen tarihi bir adım daha atıldı. Birleşik Krallık, Kanada, Avustralya ve Portekiz, 21 Eylül 2025’te yaptıkları ortak açıklamalarla Filistin’i resmi olarak tanıdıklarını ilan etti. Bu karar, sadece diplomatik bir hamle değil, aynı zamanda yıllardır tıkanan barış sürecinin yeniden canlanmasına yönelik güçlü bir mesaj olarak değerlendiriliyor.
Tarihi Dönüm Noktası: İngiltere’nin Kararı
İngiltere’nin bu listeye dahil olması, sürecin en çarpıcı boyutunu oluşturuyor. Zira İngiltere, 1917’de yayımlanan Balfour Deklarasyonu ile İsrail’in kuruluş sürecinin önünü açan ülke olarak biliniyor. Bugün ise aynı ülkenin Filistin’i tanıması, hem sembolik hem de siyasi anlamda tarihe geçecek bir kırılma noktası. Londra hükümeti, bu kararın “barış umutlarını canlı tutmak” için alındığını açıkladı.
Batı’dan Dört Ülke Birden
İngiltere ile birlikte Kanada, Avustralya ve Portekiz de aynı gün Filistin’i tanıdıklarını duyurdu. Bu gelişme, Batı bloğunun dört önemli aktörünün ortak bir tutum sergilediği nadir örneklerden biri oldu. Kanada ve Avustralya’nın tanıması, sürecin yalnızca Avrupa ile sınırlı kalmadığını, Batı ittifakının geneline yayıldığını ortaya koydu. Portekiz’in katılımı ise Avrupa Birliği içinde bu adımın domino etkisi yaratabileceğini gösteriyor.
Avrupa’da Yeni Hazırlıklar
Son haftalarda yalnızca bu dört ülke değil, Fransa, Belçika, Malta, Andorra ve San Marino gibi Avrupa ülkeleri de Filistin’i tanıma yönünde açıklamalarda bulundu. Henüz resmi tanıma kararı vermemiş olsalar da, bu ülkelerin hazırlıkları sürüyor. Özellikle Fransa’nın atacağı adım, Avrupa’nın genel çizgisini belirleyecek kritik bir hamle olacak.
Küresel Tanıma Tablosu
Birleşmiş Milletler’e üye 193 ülkeden 140’tan fazlası halihazırda Filistin’i tanımış durumda. Son haftalarda art arda gelen bu açıklamalarla birlikte, Filistin’in uluslararası meşruiyeti daha da güçleniyor. Tanıyan ülkeler arasında Asya, Afrika ve Latin Amerika’dan çok sayıda devlet bulunurken, artık Batı dünyasının da sürece dahil olması dengeleri değiştiriyor.
Tepkiler ve Yansımalar
İsrail yönetimi, özellikle İngiltere’nin kararına sert tepki gösterdi ve bu adımın “barış sürecine zarar vereceğini” iddia etti. ABD ise geleneksel tavrını koruyarak tanıma kararlarını “tek taraflı” bulduğunu açıkladı. Buna karşılık uluslararası kamuoyunda hâkim görüş, tanımaların barış için baskı unsuru oluşturacağı yönünde. Analistler, Filistin’in uluslararası arenadaki görünürlüğünün artmasıyla birlikte, iki devletli çözüm için yeni bir zemin oluşabileceğini dile getiriyor.
Gelecek Beklentileri
Uzmanlara göre önümüzdeki aylarda Avrupa’da daha fazla ülkenin Filistin’i tanıması gündeme gelebilir. Özellikle Fransa ve Belçika’nın alacağı kararlar, Avrupa Birliği’nin genel politikasını doğrudan etkileyebilir. Böylelikle İsrail’in diplomatik yalnızlığı artarken, Filistin’in uluslararası müzakere gücü daha da pekişecek.