Bağımlılar, 'Endüstriyel Kenevir' Tarlalarına Dadanmaktan Vazgeçti
“Kenevir tarlalarını kuşlardan
koruyamıyoruz”
Tarlaların şu andaki en büyük düşmanının kuşlar olduğunu ifade eden
Prof. Dr. Aytaç, “Kenevirin kullanımı Şamanlar ve Çinliler
döneminden beri süregelmiştir. Anadolu'ya gelişinde Van civarında
görebiliriz. Bugün kenevirin gen merkezi Kırgızistan ve
Türkmenistan'dır. Bu ülkelerde doğada kendiliğinden yetiştiğini
görebilirsiniz. Anadolu'da 2-3 bin yıldır kenevir tarımı
yapıldığını Ankara'daki ve Göbekli Tepe'deki kazılardan
görebiliyoruz. Liflerinin kullanımı Cilalı Taş Devrine kadar
uzanıyor. Dünyada kenevir üretiminde tohum üretimi, lifin
üretiminden daha hızlı artıyor. Çünkü tohumun bünyesinde bulunan
besleyici maddelerin fazlalığı hissedildi. Kenevir tarımında en
büyük sıkıntımız kuş zararıdır. Kuşlar, ihtiyaç duyduğu besin ve
vitaminlerin hepsinin kenevirde olduğunu bilir. O bakımdan kenevir
tarlalarını kuşlardan koruyamıyoruz. Binlerce kuş, bulut şeklinde
kenevir tarlalarına geliyor. Kamikaze şeklinde dalıyor ve her kuş
bir tane kenevir tohumu alıyor. 10 bin kuş gelse, 10 bin adet tohum
demektir. Bu saldırının toplamda 130 gram tohuma denk geldiğini
zannediyorsunuz ama aslında çarparak döktüğü tohumlar bunun 20 katı
daha fazla. O bakımdan tohumun ne kadar besleyici olduğunu söylemek
için bu örneği verdim. Bunun kıymeti bilindiğinden tohum üretimi,
lif üretiminden daha fazla artıyor” diye konuştu.